top of page

Zehr-i Bal

  • Sezgin Irmak
  • 2 Eki 2017
  • 2 dakikada okunur

Aslında pek bu tür okumuyorum kıyaslama yapamayacağım. Hakkında olumlu yorumlar okumam ve yazarı ile de fuarda tanışmam vesilesi ile almaya karar verdiğim ve ancak henüz okuyabildiğim bu kitap için orta seviyede diyebilirim. Son 80 sayfaya kadar alın demeyeceğim, devamını okumayı düşünmediğim bir kitaptı ancak o son 80 sayfa kitap hakkında ki fikirlerimi değiştirdi ve kitabı bir üst seviyeye taşıdı benim için. Ciddi ciddi eleştireyim mi kitabı, ben açıkçası yazarı sevdim ve dolayısıyla hakkıyla yapılan yapıcı bir eleştiriye inandığım için de açık sözlü bir şekilde eleştireceğim. Bu tarz aşk romanlarında her daim olduğu gibi esas kızımız çok güzel.. Gerçekten bu klişe fiziksel özelliklerden sıkıldım, kitabı elimden bırakasım geliyor böyle betimlemelerde. Neyse ki esas oğlanı çok abartmamış yazar ama kızda bana fenalık geliyor. Sanki insanları değerli ve üstün kılan dış görünüşleriymiş gibi. Sanki güzel değilsen yada yakışıklı değilsen bu hayatta var olmaya hakkın yokmuş gibi, güzel yahut kötü şeyleri yaşamaya hakkın yokmuş gibi, başrolde olamazmışsın gibi.. Yıllardan beri özellikle belli başlı firmaların insanlar üzerindeki baskısı yetmiyormuş gibi şimdi bir de sosyal medyadaki insanlar tarafından ve aslında baktığımızda en değerlilerimiz kitaplar tarafından da insanlar baskı altına alınmaya başlandı. Ve bunun boyutları gitgide daha da korkutucu bir hal alıyor. Evet bu belki hikayeyi daha romantik kılıyor ama sanırım ben gerçekçi bir insanım ve sonunda hep gerçekler kazanıyor...

Tamam arada okumak istediklerini de verebiliriz insanlara ama bu hep böyle olmamalı. İkincisi ise karakterlerimizin yaşadığı ilk görüşte aşk mevzu.. Gerçekten kitabı elimden bırakasım geliyor. Ben ilk görüşte aşka inanlardan değilim ve böyle bir şey olmadığını da sonuna kadar savunuyorum. Bu insanların nefsani tutkularını ve zaaflarını yüce bir kalıbın arkasına saklamasından başka bir şey değil. Savundukları şey aşk da değil. İlk gördüğünüzde bir insanı beğenebilirsiniz güzelliğine yahut yakışıklılığına hayran olabilirsiniz ama aşık olamazsınız! Bir insanı tanımadan nasıl sevebilirsiniz ki! Mesela ben Hamza'yı(esas oğlan) tanıyınca hiç de sevmedim hala da pek seviyorum sayılmaz.

Gelelim kurguya.. Olağanüstüydü diyemeyeceğim ama hiç okunmayacak kadar da kötü değil. Aslında kitap daha çok 14-18 yaş grubuna hitap ediyor. Hatta onlar için harika denilebilecek bir seviyede ve zaten bu yayınevi bu yaş grubuna yönelik edebiyat kitapları çıkarıyor diye biliyorum. Ve bu kitabı da bu yaş grubuna öneriyorum.

KİTAPTAN İÇERİK

Eleştirilecek bir nokta daha ise bir kadı kızının(muhafazakar yetişmiş)tutupta bir erkeğe elini o kadar kolay vermeyeceğidir. Yani hadi ama bu devirde bile birçok insan buna dikkat ettiği halde tutupta o devirde bir kadı kızı hem de dindar bir kadı kızı bunu yapmaz.. Ayrıca kadının kızına namaz uyarısı da bana pek muhtemel gelmedi bana..

Şimdi ise kitapla ilgili en sevdiğim kısma geldik. Kitaba özel hazırlanmış, kare kodlarla kitabı okurken ulaşabileceğiniz çevrimiçi müzik albümü..

Ben bu fikri gerçekten sevdim ve müzikleri de beğendim. O anı daha renkli canlandırmamı sağladı zihnimde. Uygulanabilir bir fikir ama tabi tadında kalmalı tüm kitabı da müzikle okumamalıyız, bu hali iyiydi yani. Hikayemiz 2. kitapla devam ediyor 3. kitap ile de son buluyor. (3. kitap geçtiğimiz eylül ayının 15'inde yayınlandı.) Sanırım onlarda bu uygulama devam etmiyor :(

Ayrıca yazarın bir nezaket örneği göstererek imzası ile beraber düştüğü not da (kitabı okumamla) kitabı benim için farklı bir yere taşıdı. Yüreğinizdeki bal her daim tatlı kalsın demişti yazar halbuki ben yüreğimde bal olduğundan bile emin değilim.

Comentários


Yazılarını okumak için üzerlerine tıklayınız

Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Tıklayınız
Unknown Track - Unknown Artist
00:00 / 00:00

Bir şey mi aramıştınız?

© 2016 by Bahar Kara. Proudly created with Wix.com

bottom of page